5 Mart 2014 Çarşamba

Oy-una Gelme

İmren Çiçek ÖZBEK

Türkiye’de yapılan her seçimin ardından oyların hesaplanması ve seçim hilesi konuları tartışılır. Sonuçların açıklanmasıyla birlikte ortaya çıkan soru işaretleri halkın yönetime karşı güveninin eksilmesine neden olur. Bu duruma son vermek amacıyla siyasetçiler, akademisyenler ve STK üyelerinden oluşan kişiler, Temiz Seçim Platformu’nu kurdu.

Temiz Seçim Platformu (TSP), “Gerçek demokrasi için temiz ve dürüst seçim” söylemiyle yola çıkarak seçim dönemlerinde yaşananlar ile ilgili yaptığı tespit ve değerlendirmelerle oluşan problemleri ve soru işaretlerini ortadan kaldırmayı amaçlıyor.

Platform hakkında detaylı bilgi alabilmek için Temiz Seçim Platformu üyesi CHP eski Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Tomanbay ile görüştüm. Tomanbay 2002-2007 yılları arasında 22. dönem CHP Ankara milletvekilliği yaptı. 2004 yerel seçimleri sonrasında Deniz Baykal'a karşı ilk muhalefet eden milletvekili idi. Bu davranışı, partiden ihracına yol açtıysa da mahkeme kararı ile CHP'ye geri döndü. Mehmet Tomanbay şimdilerde Ufuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası Ticaret Bölüm Başkanlığı yapıyor.


 Efendim Temiz Seçim Platformunu bize biraz anlatır mısınız? Ne zaman kuruldu ne amaçla kuruldu kurulmasına kim öncülük etti? Üye olma süreciniz nasıl gelişti? Platformun mevcut üye sayısı kaçtır? Üyelik nasıl olmaktadır?
Cumhuriyet Halk Partisi’nden bir grup arkadaş bu konularda çalışma yapmaya başladılar o çalışmalara bende zaman zaman katıldım. Orada çok ciddi belgelerle kanıtlanmış sahtekârlıkların olduğunu gördük. Bunun ardından bu konuda bir kamuoyu oluşturulması ve kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla geçen haziran ayından başlamak üzere tek bir partiden değil çeşitli partililerden ve tarafsız akademisyenlerden oluşan bir platform için çalışmaya başladık. Özellikle haziran ayındaki Gezi Parkı olaylarındaki Gezi Parkı Platformu’ndan sonra bu konu benim kafamda da canlanmaya başladı. Gezi Parkı Platformu toplumu yönlendirme açısından çok ciddi bir görev görmüştü. Bu konuda çeşitli kesimlerden siyasileri ziyaret ettim. Sayın Yaşar Okuyan sağ olsun özellikle o bu fikre çok sahip çıktı. Daha sonra bu platformu Yaşar Bey’le çok ciddi şekilde geliştirdik ve temmuz sonunda platformun kurulduğunu Ankara’da bir basın toplantısıyla kamuoyuna açıkladık.
Platform gönüllülük esasına bağlı olduğu için resmi üyelik söz konusu değil. Biz bu platformu oluşturduktan sonra hemen hemen her partiden siyasilere, tarafsız akademisyenlere ulaştık.
 Temiz Seçim Platformunun kuruluşunu basın toplantısıyla açıklarken bildirinin altına yaklaşık 400’e yakın imza atıldı. Bu bildiriyi ve imza atanları internetteki sayfamızdan görebilirsiniz.           

Platformun kurulmasında neler etkili oldu?
Seçim süreçlerinde yapılan sahtekârlıklar ve seçimlerde şaibe olduğu iddiaları 2007 yılından sonra daha da çoğaldı. Artık pek çok gazetede köşe yazarının, pek çok televizyon programlarında konuyla ilgili uzmanların tartışmaya başladığı büyük bir sorun haline gelen seçimlere ciddi müdahale edildiği, seçmen iradesinin sandığa girdiği gibi çıkmadığı konuları hakkında ben de araştırmalar yaptım. Özellikle seçmen sayıları ile ilgili ciddi kuşkularım ortaya çıkmaya başladı. Daha önce 2010 yılında referandumdan sonra ve 2011 seçiminden sonra Cumhuriyet Gazetesi’nde bu kuşkularımı üç ayrı yazıda dile getirdim. Bu soru işaretleri platformun kurulmasında etkili oldu.

“Amacımız seçmenin farkındalığını arttırmak”
Bu platformun amacı ve faydaları nelerdir?
Platformun ana amacı seçmeni seçimlerde yapılan hilelerden haberdar ederek bu konuda seçmenin farkındalığını arttırmak ve seçmenlere sorumluluklarını anlatarak, seçmenin oyuna sahip çıkmasını sağlamak.

Türkiye’de yapılan genel ve yerel seçimler sonrasında halkın güvenini azaltan durumlarla ilgili ne gibi örnekler verebilirsiniz?
Türkiye’de özellikle 2007 seçimlerinden başlayarak seçmenlerin bir kısmında ve daha sonra basın yoluyla kamuoyuna yansıyan şekilde bir çeşitli kaygılar ve kuşkular ortaya çıkmaya başladı. Öncelikle 2007 yılından başlayarak TÜİK’in Yüksek Seçim Kurulu’na verdiği seçmen sayıları ile güvenilir akademik kaynaklar tarafından  yapılan araştırmadan sonra ortaya çıkan sayılar arasında 5 -6 milyona varan farklılıklar ortaya çıktı. Rakamlarla oynamalar başlandı, 2007 yılında 42 milyon olan seçmen sayısı 2009 yılında normalin kat kat üzeri bir artış ile 50 milyon olduğu bildirildi.

“Seçmenin iradesi sandığa girdiği gibi çıkmalıdır”
Ayrıca en önemli sorunlardan biri de anayasaya göre seçimlerden yetkili makam Yüksek Seçim Kuruludur. Yüksek Seçim Kurulu tarafsız bir yargı organıdır ve bütün seçimlerle ilgili çalışmaları Yüksek Seçim Kurulu yürütür. Seçmen listelerinin hazırlanmasını da 2008 yılına kadar Yüksek Seçim Kurulu yapıyordu ve tarafsız olduğu için her hangi bir müdahale olmuyordu. Maalesef 2008 yılında bir yasa ile AKP hükümeti seçmen listelerinin hazırlanması görevini Yüksek Seçim Kurulu’ndan aldı ve İç İşleri Bakanlığı’na devretti. İç İşleri Bakanlığı hükümete yakın olan insanların bulunduğu ve hükümetin kontrolünde olan bir yer olduğu için orada seçmen listelerinde oynama gücüne sahipler. Bunlar örnekler yapılanın sadece bir kısmıdır.

Platforma seçmenler nerelerden ulaşabilirler?
Platforma seçmenlerin ulaşabilmesi için sosyal medyayı kullanmaya karar verdik. Bugün internette temizsecim.org adresimizde yapılan bütün çalışmalar bütün dokümanlar mevcuttur. Ayrıca Facebook ve Twitter’da Temiz Seçim Platformu sayfamıza ulaşmak mümkün.

Temiz bir seçim için alınması gerekli önlemler ve bu konuda yapılmakta veya yapılacak olan çalışmalar nelerdir?
Temiz Seçim Platformu kurulduğundan beri çok ciddi çalışmalar yaptı. Öncelikle temmuz ayı sonlarında Ankara’da eski bakanların, eski milletvekillerinin ve aydınların katıldığı bir basın toplantısıyla Temiz Seçim Platformu kurulduğunu bildirdi. Ardından Ağustos’un 15, 16 ve 17’sinde üç gün arka arkaya İstanbul’da daha sonra İzmir’de ve 17’sinde Ankara’da olmak üzere platformumuz elindeki dokümanları, yapılan hileleri ve düzeltilmesi gereken noktaları üç şehrimizde de basına kamuoyuna bilgi veren toplantılar ile duyurdu.
“Seçmenler mutlaka muhtarlıktaki seçmen listelerinde isimlerini kontrol etmeli”
Bu toplantıların yanı sıra Türkiye’deki üst düzey devlet kurumları başkanlarından randevular istedik. Bu randevuların ne yazık ki sadece bir kısmına cevap alabildik. Temiz Seçim Platformu’nun randevu istemine Cumhurbaşkanı, Başbakan ve özellikle Yüksek Seçim Kurulu Başkanı talebimizi birçok kez yenilememize rağmen ısrarla bize randevu vermediler. Buna karşılık Anayasa Mahkemesi Başkanı ile TÜİK Başkanı ile eski Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel ve diğer siyasi partilerin(CHP, Saadet Partisi, DSP, İşçi Partisi) liderleri ile görüşülmek üzere randevular verildi. Randevuların amacı liderlerle görüşüp nerelerde olumsuzluklar var? Bunları tespit edip temiz bir seçim için alınması gereken önlemler nelerdir? Bu konularda kendilerine bilgiler verdik ve çalışmalarımız bir kitapçık şeklinde bastık, bu kitapçıkları onlara verdik. Daha sonra 15 Aralık’ta Barolar Birliği Başkanı ile bir görüşme yaptık aynı tarihte ‘’Temiz ve Adil bir Seçim’’ başlığı altında iki oturumluk bir sempozyum düzenledik. Bundan sonrada seçime kadar olabildiğince seçmene ulaşıp onların bilinçlenmesini sağlayacağız.

Temiz ve adil bir seçim için seçmene düşen görev ve sorumluluklar nelerdir?

Seçim takvimine göre 10 Ocak ile 23 Ocak arası seçmen listeleri muhtarlıklarda askıya asılıyor. Oylarını garantiye almak için bu 13 günlük sürede bütün seçmenlerimizin muhtarlıklara gidip listelerde seçmen kayıtlarının olup olmadığına mutlaka bakmalıdırlar. Maalesef yapılan büyük müdahalelerden biri seçmen listeleridir. Orada pek çok seçmenin bilgisi dışında seçmen listesinden düşürüyorlar. Dolayısıyla seçmen eğer ismini gidip muhtarlıktan kontrol etmezse seçim günü geldiğinde oy kullanamıyor.