Mehmet Utku
Işık, Ankara’da doğdu. Futbola her çocuk gibi mahalle aralarında başladı.
Gençlerbirliği futbol okuluna girdiğinde 8 yaşındaydı, o günden sonra futbol
hayatında hep oldu. 18 yaşında Fransa’da yapılan Genç Erkekler
Avrupa Futbol Şampiyonası’nda milli formayla, namağlup şampiyonluk yaşadı.
Menemen Belediye Spor’da forma giydi. Daha sonra Bergama Belediye Spor’a
transfer oldu. Genç sağ bek futbol kariyerine bu kulüpte devam
ediyor.
Oğulcan Kasım UZOĞLU
Futbol
hikayen nasıl başladı?
Küçüklüğümden itibaren sporun içinde hep
oldum. 5-6 yaşlarında çok büyük hevesle basketbol
kursuna gittim. Zaman geçtikçe,
zevklerimin ve yeteneklerimin farkına varmaya başladıkça futbola
yöneldim. Futbola her çocuk gibi mahalle aralarında oynayarak başladım. Yine
mahallede futbol oynadığım bir gün balkondan bir
komşumuz beni görmüş, Gençlerbirliği futbol okulunda tanıdıkları varmış, onun ön ayak
olmasıyla Gençlerbirliği futbol okuluna başladım. Futbol okuluna gitmeye
başladığımda 8 yaşındaydım.
Altyapı maceran kaç sene sürdü?
Defansta oynamayı sen mi tercih ettin?
Futbol okuluna başladığımda forvet
oynuyordum. 2 sene sonra maça sağ bekte oynayan arkadaşım gelmedi, onun yerine
ben oynadım. İyi performans gösterince hocamız
bundan sonra sen sağ bek pozisyonunda oynayacaksın dedi, ben de iyi oynadığımı
düşündüğüm için tamam dedim.
Altyapı
maceran kaç sene sürdü? Defansta oynamayı sen mi tercih ettin?
Futbol okuluna başladığımda forvet
oynuyordum. 2 sene sonra maça sağ bekte oynayan arkadaşım gelmedi, onun yerine
ben oynadım. İyi performans gösterince hocamız
bundan sonra sen sağ bek pozisyonunda oynayacaksın dedi, ben de iyi oynadığımı
düşündüğüm için tamam dedim.
Gençlerbirliği
altyapısının sana kattıkları ne oldu?
Gençlerbirliği çok köklü bir kulüp,
Cumhuriyetle yaşıt ve altyapı konusunda Türkiye’nin en iyilerinden biri. Hala çok
özlediğim zamanlar oluyor. O altyapıdan yetişmek benim için hem çok önemliydi
hem de büyük bir şanstı. Çok iyi
hocalarla çalışma imkanım oldu. Sadece futbol öğrenmeme
değil karakterime de çok büyük etkileri
oldu. Gençlerbirliği’nde bir futbol kültürü var. Bu kültür içinden
gelmek gittiğimiz deplasmanlarda da saygı uyandırıyordu. Daha sonra oynadığım
kulüplerde de
etkisini hissettim.
Kendine kimleri örnek aldın?
İzlemekten keyif aldığın bir oyuncu var mı?
Bu zamanla değişen bir durum, tabii ki
kendime örnek aldığım futbolcular oldu. Onların hayatını, futbol kariyerlerini,
karakterlerini takip ettim. Altyapı döneminde
Gençlerbirliği’nden Fenerbahçe’ye yeni transfer olan, Türkiye’nin en iyi sağ
beklerinden Gökhan Gönül'ü kendime
örnek alıyordum. Hem aynı mevkide oynadığımız için hem de
aynı kulüpte bulunmamız, aynı koridorlarda yürümemiz, aynı sahada top oynamış
olmamız beni etkilemişti. Şu an kendi mevkiimden Manchester City'nin sağ beki Kyle Walker'ın
futbolunu çok beğeniyorum.
U19 Milli
Takımıyla Avrupa Şampiyonluğun var, milli forma sana neler hissettirdi?
Futbola başladığımda hedeflerim,
hayallerim hep kulüp bazındaydı. Zaman geçtikçe insanın
hedefleri, hayalleri değişiyor. İyi olduğumu düşündükçe
hedeflerim de aynı oranda arttı. Altyapıda sürekli
oynayan bir oyuncuydum, iyi de oynayan bir oyuncuydum, zamanla milli takım
hayali kurmaya başladım. Milli takım formasını giymek diğer takımlarda
oynamaktan çok değişik bir duygu, herhangi bir kulübe herhangi
bir armaya bağlı değilsin, Türk Bayrağının
altındasın. 80 milyonu ve ülkeni
temsil ediyorsun. Özellikle İstiklal Marşını okurken çok
etkilenmiştim. Uluslararası alanda ülkeni temsil
ettiğin için saha içindeki
duruşuna, hareketlerine de fazladan özen gösteriyorsun.
Tüm
sporcuların yaşaması gereken bir duygu, müthiş bir his.
Profesyonellik
maceran nasıl başladı?
Gençlerbirliği’nde profesyonel olmak
isterdim ama nasip olmadı. 19 yaşında profesyonel futbolcu oldum. Transfer döneminde
İzmir takımlarından Menemen Belediye Spor'a transfer oldum. Gençlerbirliği
altyapısında oynadığım dönemde farklı
takımlardan da izleyenler oluyordu ve teklifler geliyordu. Menemen Belediye
Spor 2.Lig'de şampiyonluk adaylarından biri olduğu için bu kulübü tercih
ettim.
Taraftarın
karşısına ilk kez çıktığında neler hissettin?
Profesyonel futbolcu olduktan sonraki ilk maçımı hatırlıyorum, altyapıdan çok farklıydı. Altyapı maçlarında taraftar olmuyor. Sadece ailen,
arkadaşların seni izlemeye geliyor. Taraftar olduğunda atmosfer çok farklı, beklentiler çok farklı tabii bunlar baskıları da
arttırıyor. İlk maçım çok büyük baskı ve stres altında olmuştu. Maç başladıktan sonra o heyecan normal
seviyelere geliyor. Yine de ilk maç heyecanını unutamıyorum.
Motivasyon
kaynağın nedir?
Motivasyon kaynağım ailem. Çünkü futbolculuk
televizyonda görüldüğü gibi sadece iki saat maç oynayıp, büyük paralar kazanılan bir meslek değil.
Hafta içinde sürekli idman
yapıyorsun onun kaygıları, psikolojik etkileri var. Taraftar baskısı var. Ailem
ben futbola başladığımdan beri maddi manevi desteklediler. Ben de onların
yaptığı fedakarlıkları düşünerek kendimi
motive ediyorum.
Ailem destekçim dedin, şimdi onlardan
farklı şehirdesin, onlardan ayrı olmak ve farklı bir ortamda bu işi yapmanın
zorlukları neler?
Yaşamayan için çok zor bir durum. Özellikle ilk transferim çok zordu, ailemden ilk ayrılışımdı. Kulübün tesislerinde 3 kişilik odalarda
kalıyorduk. Yatağın kendine ait değil, odan kendine ait değil özgürlüğüm kısıtlanmış gibi hissetmiştim. Bir de
yeni bir ortama geldiğim için tanımadığım yüzler, tanımadığım ortam, tanımadığım antrenman sahaları beni çok zorlamıştı. 2-3 ay adaptasyon sürecinde bu zorlukları yaşadım ama
mesleğim için geleceğim için bunlara alıştım. O süreç bana hem tecrübe kazandırdı hem de hayatın sadece doğup
büyüdüğün çevreden ibaret olmadığını gösterdi.
Futbolculuk biraz da saha içinde ve
saha dışında baskılarla mücadele etmek. Sen bu baskılara nasıl dayanıyorsun?
Dayanamadığım zamanlar oluyor, futbolcudan önce insanım. Ağladığım, üzüldüğüm zamanlar oluyor ama sahaya çıktığın zaman duygusallığı bir kenara
bırakıp, işini yapmak zorundasın. İşini yapmadığında taraftardan büyük baskı görüyorsun, hatta küfürler duyuyorsun. Bazen baskıları
kaldıramasam da tekrar sahaya çıktığımda elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
Şu an 3.Lig’de oynuyorsun daha önce
oynadığın liglerle karşılaştırdığında bu ligin farkları neler?
Futbol açısından kesinlikle
büyük farklar
var. Yetenek olarak büyük düşüşler, çıkışlar
oluyor. Sosyal yaşantılarda da insan kalitesi düşüyor. 2.Lig
ve 3.Lig arasında fark çok büyük. Bu
Liglerde geçiş yapan futbolcular da zorluklar yaşıyor.
Tesisleşme olarak da fark büyük. Futbola
büyük
yatırımlar yapılıyor gibi görünse de alt
liglere doğru gidildikçe bu yatırımlar
azalıyor.
Türk futbolunda ne gibi çarpıklıklar
gözlemliyorsun?
Oynadığımız oyunu çok iyi
bilmiyoruz. Yurtdışında maç yaptığımızda
oradaki oyuncuyla bizim oyuncumuz arasında büyük farklar
var. Senelerdir futbol oynamasına rağmen hala nerede duracağını bilmeyen
oyuncularımız var. Bunları öğretmek adına altyapı çok önemli.
Altyapı sorunu, hocaların kalitesizliği Türk futbolunun
eksikliği diyebilirim. Bazı hocalar sadece futbolculuk kariyerleri sayesinde
hoca oluyor. İşini iyi bilmiyor, eğitimleri yetersiz buna rağmen başarı
beklemek de ülke futbolunun sorunu.
Futbolu profesyonel olarak oynayan
birçok sporcu var. Onların arasından sıyrılmak için sadece yetenek yeterli mi?
Yetenek tabii ki çok önemli bir
faktör ama ne yazık ki yetmiyor. Torpil çok etkili. Çok
yetenekli arkadaşlarım sırf bu yüzden futbolu
bırakmış durumda. Sadece yetenekli olarak bir yere gelmek istisna bir durum, bu
şekilde az futbolcu var. Tüm bunlara rağmen çalışmak, mücadele
etmek, fedakârlık göstermek gerekiyor.
Futbola
başladığın günlerdeki hayallerinle bugünkü hayallerin arasında bir değişim var
mı?
Çok büyük
farklılıklar var. Futbola ilk başladığımda direkt Süper Lig'de
oynamaya başlayacağım, çok büyük paralar
kazanacağım, şöhret kazanacağım, istediğim arabayı alacağım,
istediğim evi alacağım gibi hayallerim vardı. Zaman geçtikçe, futbol içine iyice
girdikten sonra bu hayallerin kolay ulaşılabilir olmadığını anladım. Mücadele
ederek ulaşabileceğim hayaller olduğunu fark ettim.
Gelecek hedeflerin neler, kendini nerede
görüyorsun?
Şu an hayal ettiğim yerde değilim.
Öncelikli hedefim
daha fazla maçta forma giymek ve üst liglerde
futbol oynamak. Genç bir oyuncuyum ama buna rağmen önemli
yerlerde oynadım, milli formayı giydim, çok güzel
duygular yaşadım. Şimdi daha fazla çalışarak, mücadele
ederek belki biraz da şansın yardımıyla Avrupa'da özellikle
İngiltere'de bir takımda oynamak istiyorum.