4 Ocak 2016 Pazartesi

SAÇI ŞEKLE TAŞI SANATA DÖNÜŞTÜRÜYOR



Mektepli değil de alaylı olup mesleğini yapan insanlar vardır. Tıpkı küçük yaşta berberliğe atılıp aslında heykeltıraş olmak isteyen Suat Arslan gibi. Arslan, 70 yaşında, evli ve üç çocuk sahibi. Ankara Yenimahalle’de oturuyor. Burada da Gönül Berberi adında bir dükkanı var. Eğitimini alıp heykeltıraş olmayı çok istese de o zamanki imkanlar dolayısıyla okuyamayıp berber oldu. Arslan berber iken bu hayaline bir nebze de olsa nasıl kavuştuğunu anlattı.

Burcu ŞEN
Heykeltıraş olabilmek için bir eğitim aldınız mı?
Babam marangoz ve duvar ustası, annem ev hanımıydı. Annemi küçük yaşta kaybettim. Beş kardeştik ve sadece babamın duvar ustalığı ve marangozluktan kazandığı parayla geçiniyorduk. Bu yüzden okulu bırakıp çalışmak zorunda kaldım. Ancak ilkokulu bitirebildim ve daha sonra 14 yaşında berber çırağı olarak iş hayatına atıldım. Çıraklıktan kalfalığa, kalfalıktan ustalığa yükseldim. Bu zamana kadar da hala berberlik yapmaya devam ediyorum. Eğitimini alıp heykeltıraş olmayı çok istedim ama o zamanki geçim sıkıntısından dolayı olmadı. Sonra da heykel sanatına dair bir eğitim almadım.
Heykelleri yapmaya ne zaman başladınız?
Ankara Yenimahalle de ki dükkanımın adını kendi ellerimle yazarak başladım. Sonrasındaysa çiçek,  at, kuş, havuz, peri bacası, cami, minare yaparak devam ettim. Yaklaşık 35 yıldır da berberlikten arta kalan zamanlarımda bu sanatını sürdürüyorum.
Berberliği severek mi yapıyorsunuz?
Sevmeseydim bu zamana kadar berberlik yapmazdım. Dükkan da oğlumla birlikte çalışıyoruz hem oğluma yardım ediyorum hem arkadaşlarla vakit geçiriyorum.
Heykeltıraş olmak istemenizde birinin etkisi var mı?
Babamın peşinden hiç ayrılmazdım. Bende bu isteğin oluşmasını o sağladı. Babama baka baka camız boynuzundan sürmeli bıçaklar yapmayı öğrendim. Yaptığım bıçakların üstünü özenle işlerdim. Marangoz dükkanındaki ahşaplardan eski arabalar, kayıklar yapıp birde bunları satıp eve katkı sağlardım.
Heykelleri yaparken nereden ilham alıyorsunuz?
Mesela Amasra gezisine gitmiştim. Orda gördüğüm yunus balıklı havuz çok dikkatimi çekmişti. Ne güzel yapılmış bende yapamam mı diyerek Ankara’ya dönünce yapmaya karar verdim. Sadece bir kere gördüm arkadaşlarda yapabilir misin dedi bende yaparım dedim. Gördüğüm zaman bir şeyi yapıyorum. Mesela peri bacalarının fotoğrafını gördüm sonra yapmaya karar verdim. Oysa Kapadokya’ya hiç gitmedim.
Heykelleri hangi malzemelerden yapıyorsunuz?
Heykelleri çeşitli malzemelerden yapıyorum örneğin taş, çimento, kalebodurdan. Günde iki üç liralık malzemeler ala ala biriktiriyorum. Siyah çimento ucuzdur mesela ama bazı şeyler pahalı ama gözüm görmüyor. Önemli olan şu güzel sanatı çıkarmak. Zor günlerimde parasızda kalsam bulup buluşturup alıyorum.
Yaptığınız eserler beğeniliyor mu?
Beğeniliyor. Özellikle kadınların ve çocukların çok dikkatini çekiyor heykellerin önünde fotoğraf çektiriyorlar. Bu durum beni çok mutlu ediyor.
Yaptığınız heykellere olumsuz bir tepki aldınız mı?
Beğenen kadar beğenmeyen istemeyen de var. Dükkanın önünde daha önce at, uçak heykelleri vardı oysa şimdi bunların hiçbiri yok. Yaptığım camiyi, peri bacasını yıkmıyorlar ama insan büstü yapmıştım onu yıktılar yapılmasını istemiyorlar. Nasrettin Hoca yapacaktım eşeğe ters binmiş halini hoca geldi camii yakın günah olur yapma dedi bende bıraktım. Çok masraf ediyorum yıkılmasa ederim ama değmiyor.
Heykellerini satıp para kazanmayı düşünüyor musunuz?
Satmak istiyorum ama berberlikten fırsat olmadığı için satamıyorum. Eserlerimin ünü şehir dışına kadar ulaştı iş adamlarından teklifler geliyor. Antalya, Manisa Türkiye’nin pek çok yerinden teklif aldım ama bir yere gidecek durumda değilim burada işim var onu bırakamam istemiyorum. Berberliği bıraktıktan sonra internet yoluyla satmayı düşünüyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.