21 Aralık 2016 Çarşamba

“HAYAL SATMIYORUZ, HAYALLERİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRÜYORUZ”



Reklam sektörünün parlayan yıldızı Titan Creative, hayranlık uyandıran reklamları çekmeye devam ediyor. Gerçekleştirdikleri reklam projeleriyle, milyonların beğenisini kazanan bu şirketin iki ortağı Berk Güçkıran ve Berk Yılmaz ile hoş bir sohbet gerçekleştirdik.



M. Selman BAŞARAN

Titan Creative nedir, ne işle uğraşır?
Titan Creative olarak, görsel olabilecek her türlü mecrada biz varız. Firmaların gerek kampanyalarını gerek kurumsal kimliklerini belirili projelerini biz yönetiyoruz. Bunu halka biz duyuruyoruz. Asıl işimiz budur. Bir firmanın halkla iletişimini sağlıyor, köprü oluyoruz.
Titan Creative hangi şirketlerle, firmalarla iş yapıyor?
İş yaptığımız firmalar arasında Doğuş Holding, P&G ve Unilever gibi firmalar bulunuyor. Şöyle bir şeyi de es geçmemek gerekir. Halkın bizden hiçbir zaman haberi yoktur. Biz arka plandaki takımız. Görünmeyen taraftayız. Ön planda olan şey ise markanın kendisidir. Yaptığımız reklamlarda, her zaman bu reklamı Titan Creative yapmış denmez. Bunu genelde reklam sektörü bilir.
Bu şirketi ne zaman kurmaya karar verdiniz iki ortak olarak?
Üniversite birinci sınıftan beri arkadaşız. İkimizinde ortak hayalleri vardı. Bu hayalde birleşmemizi sağlayan şey üniversitede biraraya gelmemizdi. Bu büyük bir şanstı açıkçası. Sonuçta ikimizde birşeyler istiyorduk ve aynı çatı altında birleştik. Bunun devamında da şirketi kurduk; piyasaya hükmetmek, farklı fikirler ortaya çıkarmak, yeni akımlar yaratmak bir nevi devrim yapmak istedik. Nitekim bunda da başarılı olduğumuzu düşünüyoruz.
İki ortak çalışıyorsunuz ve beraber şirket yönetiyorsunuz. Bunun artıları ve eksileri nelerdir?
Biz artık bazı şeyleri aştık. Çok uzun zamandır beraber çalışıyoruz ve birbirimizn kafa yapısını çok iyi biliyoruz. Bu bizim en büyük artımız. Çoğu zamanımız birlikte geçiyor. İş dışında da birlikteyiz. Aramızda çok fazla tartışma yaşanmıyor. İkimizin kafa yapısını şöyle açıklayayım: aynı ama farklı. Aynı şeyi düşünüyoruz ama farklı açılardan bakıyoruz. Berk Yılmaz aksiyonlu projeleri severken; ben, Berk Güçkıran, daha sade şeyleri severim. Aslında merdiven gibiyiz. Bir çıta o, bir çıta ben.

Reklam sektörüyle alakalı neler söylemek isersiniz hem global hem de ülke bazında?
Piyasa daralabilir, ekonomi sıkıntılı olabilir ama işini iyi yaptığında, bu her sektörde geçerli, bence ilerlememe şansın olmaz. İşini güzel yapan insan hiçbir zaman kötü sonuç almaz. Üke olarak bu sektörün gerisindeyiz bunu kabul etmek gerekir. Biz sahneye çıkana kadar sektörde yabancı firmalar yönetirdi. Ama şimdi biz nüfuz etmeye başladık yabancılara. İngiltere, Almanya, Amerika, Dubai iş yaptığımız ülkelerin başında geliyor. Örneğin, herkesin bildiği Alman firması Audi ile iş yapıyoruz.
Titan Creative bize neler sunuyor? Neden firmalar sizi tercih ediyor?
Bizim yaptığımızın yanında onlar birşey vermiyor diyebiliriz. Biz insanlara hayallerini veriyoruz, onların hayallerini gerçeğe dönüştürüyoruz.
Birazda kendinizden bahseder misiniz?
Ben, Berk Yılmaz, her zaman babama özenirdim. Benim babam da reklamcı. Çünkü yaptığı iş hoşuma giderdi. Elit bir hayat, seviyesi belli olan insanlar, lansmanlar... Bunları istiyordum. Aslında sayısal bir öğrenciyim bir reklam ajansında CEO olmak istiyordum. Sonrasında tanıdığımız reklamcılar bana senin hayal gücün iyidir, gel bu işi yap dediler. Benimde kafama yattı ve bu işi seçtim. Arabadan doğan bir hırs da diyebiliriz. Araba almak benim en büyük motivasyonum. Biz yaşıtlarımızdan öndeydik çünkü onların farketmediği şeyleri görebiliyorduk. Ve işini severek yapmak da önemli.
Karşılaştığıız en büyük sorun yada sorunlar nelerdir?
Parayı saymak.(burada bol ve uzunca bir kahkaha atıldı) İnsanlara ne kadar kazandığını da açıklamak çok zor. İşimiz insanlarla. Kafaların uyuşması lazım. Bir creative ekip var ve her kafadan bir ses çıkıyor. O sesleri biraraya toplamak önemli. İşin olayı bu, çıkan sesleri biraraya getirip ondan birşeyler çıkarmak gerekiyor. Bizim ekibimizdeki isimler namını çokça duyurmuş, küresel isimler. Kötü bir fikir çıkmıyor onlardan. Hepsinin kafasını bir fanusta toplamak gerekiyor. En büyük sorun bu. Ama şunuda eklemek gerekir. Biz yaparız onlar beğenirler!
Hayaliniz bu muydu? Koyduğunuz hedeflerin neresindesiniz?
Bizim hayalimizin sonu yoktur. İşimiz zaten hayal etmek ve her zaman daha iyisiyle beslenmek. Bu sektörün getirdiği birşey. Sektör kendini sürekli yeniler, daha ileriye gider, yeni işler çıkar. Ve sen her zaman yenilikçiliği getiren taraf olmazsan, birgün gelir en güçlüyken, öndeyken en arkada kalırsın. Mat olursun. Devamlı yenilenmen lazım. Devamlı yeni hayaller kurman lazım. Sıradanlığın dışına çıkman lazım. Bu yüzden çıta koyamıyorsun. Ama çoçuklukta koyduğumuz çıtayı geçtiğimizi de belirtmeliyiz. İkimizde hayalini kurduğumuz arabaların reklam filmini çektik. Bunları başardık ve şuan çoçukluk hayallerimzin çok üstündeyiz. Ama tabikide daha bitmedi, daha fazlası var. Şu anki hedefimiz tamamen global bir şirkete dönüşmek. O yolda da emin adımlarla gidiyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.