8 Aralık 2015 Salı

Canan ÇİNKAYA: Manevi yönünü anlamayan kişiler ebelik mesleğinde mutlu olamazlar



Kadının, ailenin ve toplumun sağlık danışmanları olan ebeler, doğum öncesi ve sonrasında ailelerin yanında olarak onları eğiterek sağlıklı nesillerin oluşmasına katkı sunarlar.
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü mezunu olan ve şu an Özel Sağlık Meslek Lisesinde öğretmenlik yapan Canan Çinkaya ile ebelik bölümü ve mesleği üzerine konuştuk.
Büşra ÇİNKAYA
Mesleki olarak ebeliği tarif edebilir misiniz? Ebeler ne tür işler yaparlar?
Ebelerin, bakım tanı ve tedavi işlemleri eğitim ve danışmanlık konularında birden fazla görev ve sorumlulukları vardır. Hizmet verdiği kişiler ailenin, toplumun temelini oluşturan kadınlar ve çocuklardır. Doğumda, doğum öncesi ve sonrası dönemde etkin rol oynamaktadırlar. Aile planlaması hizmetleri, gebe ve lohusa takipleri, çocuk ve bebek izlemleri, aşılama ve en önemlisi de doğum gibi fizyolojik, psikolojik, sosyal yönü olan bir eylemin yürütülmesinden sorumludurlar.
Ebelik ve hemşirelik meslek olarak birbirine karıştırılıyor. Bu ayrımı nasıl yapabiliriz?
Ebelik de hemşirelik de birçok yönden birbirine benzemektedir. Ancak birbirinden farklı görev ve sorumlulukları, mesleki alanları vardır. Yıllardır birbirlerinin yerine çalıştırılmaları, yanlış sağlık politikaları yüzünden insanlarımız ebe, hemşire ayırımını yapamamaktadır.
Eğitimimizde bizler ağırlıklı olarak kadın ve çocuk sağlığı, doğum derslerini alıyoruz. Mezuniyet şartı olarak da 40 doğum yaptırmamız gerekiyor. Ebe ve hemşire ayırımını doğru olarak yapabilmemiz için sağlık politikalarımızın gözden geçirilmesi gerekiyor.
Dünya ile kıyasladığımızda bizde ebelik ne durumda?
Gelişmiş ülkelerdeki ebelikle Türkiye’deki ebeliği karşılaştırırsak ne kadar geride olduğumuzu anlayabiliriz. Bunun için birkaç örnek vereceğim.
Japonya’da ebe olabilmek için 4 yıllık hemşirelik eğitiminin ardından 2 yıl daha eğitim almak gerekiyor. Oradaki ebeler, saygın durumdalar. Kendine ait klinikleri var ve ultrason da dahil birçok işlem yapabiliyorlar. Birçok ilacı reçete edebiliyorlar.
Almanya’da ise aile hekimliğine benzer bir uygulama var. Her mahallede birkaç ebe var. Kadınlar istedikleri kişileri seçebiliyor. Ebeler, kadınların tüm gebelik boyunca yapılması gereken rutin izlemleri ultrason ve reçete yazmak da dahil yapıyor. Doğumları evde yaptırıyor ve lohusalık süresince anneler isterse yanlarında kalabiliyorlar. Bu örnekler yeterli oldu galiba.
Mesleğin zorlukları nelerdir?
Doğum gibi sürprizlerle dolu bir eylemi sürdürmek başlıca bir zorluk. Ancak bizleri yıpratan zorluklar bunlar değil. Her alanda çalışabilmemize rağmen kadın doğum hastanelerine atama sayımızın düşük olması, belge ve sertifika almak istediğimizde bunun engellenmesi bunlar sadece birkaçı.
Ebelik bölümünü tercih etmenizin özel bir sebebi var mıydı? Bugüne kadar bu karadan pişman olduğunuz oldu mu?
Ebelik bölümünü daha önce hiç araştırmamıştım. Hedefim mimar olmaktı. Bizdeki eğitim ve sınav sistemini düşünürsek istediği alanda okuyan çok az insan var. İstediğim puanı alamayınca sağlıkla ilgili alanları yazdım, iki yıl boyunca da bölümümü sevmedim, iki yılın sonlarına doğru bir bebeğin doğum anına şahit oldum. O gün bütün düşüncelerim bir anda değişiverdi.
Ülkemizde hemen hemen her bölümün eğitim kısmında bazı eksiklikler var. Sizce üniversitelerde ebe adaylarına verilen eğitimlerde eksiklikler neler?
Uygulamada yani stajlarımızda bazı eksikliklerimiz var. Ancak bu üniversitelerden değil hastane politikalarından kaynaklanıyor. Ebelik öğrencilerinin doğumhaneye girmesini engelleyerek onlara nasıl bir eğitim verilebilir?
Gelecekte ebelik bölümünü okuyacak veya yeni başlayacak kişilere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?
Mesleğinin manevi yönünü anlamayan kişiler mesleğinde mutlu olamazlar. Doğum ağrısı çeken bir kadının dudaklarını ıslatmak, elinden tutup ona güç vermek, hayata yeni gözlerini açan bir bebeğin ilk nefesine, annelerin sevinç gözyaşlarına şahit olabilmek…
Bütün bunlardan kendinize mutluluk çıkarabiliyorsanız doğru mesleği seçmişsiniz demektir. Tek tavsiyem bu olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.